Keychron K1 Pro İnceleme

İnceleme kategorimizin ilk ekipman incelemesi içeriği için Türkiye’de üzerine fazla inceleme yazılmamış özelleştirilebilir mekanik klavye kategorisindeki bir ürün ile başlamak istedim. İnceleme kategorimizin bugünkü ve ilk konuğu Keychron K1 Pro olacak.

Keychron markasını özetlemek gerekirse; ilk olarak 2018 yılında Daha sonradan adı K1 olarak değişecek Keytron adında bir Kickstarter projesiyle karşımıza çıktı. O tarihten bu yana, ürün portföyünü geliştiren marka şu anda farklı taleplere yönelik özelleştirilebilir ürünler sunuyor.

İnceleme konuğumuz olan Keychron K1 Pro; düşük profilli kablolu ve kablosuz bağlantı özelliği bulunan bir mekanik klavye. QMK/VIA desteğine sahip olan klavyeyi sadece donanım olarak özelleştirmenin yanında tüm tuşlarını da özelleştirme imkânınız bulunuyor.

Kutu İçeriği

Kargo poşeti içinde balonlu naylon ile yaklaşık 3 kat sarılmış şekilde gelen Keychron K1 Pro kutusunun içeriği şu şekilde:

• Keychron K1 Pro mekanik klavye
• Hızlı başlangıç kılavuzu ve kullanım klavuzu
• Windows tipi tuş başlıkları
• Anahtar sökme aparatı ve Tuş başlığı sökme aparatı
• USB Type-A’dan USB Type-C’ye kablo

Teknik Özellikler

Bağlantı seçeneği olarak Bluetooth 5.1 ve kablolu seçeneği sunan Keychron K1 Pro, aynı anda 3 farklı cihaza bluetooth ile bağlanabiliyor. 2000mAh şarj edilebilir lityum polimer bataryaya sahip olan klavye, bu batarya ile ışıklandırması kapalıyken 100, açık fakat en düşük parlaklıkta iken 33 saate kadar kullanım ömrü sunuyor.

• Tuş sayısı: 87 (%80/TKL) (ISO sürümünde 88)
• Anahtarlar: Gateron düşük profilli mekanik (kırmızı ya da kahverengi)
• Anahtar yerleşimi: Kuzey cephesi (North-facing)
• Çerçeve materyali: ABS + Alüminyum çerçeve
• Tuş başlığı materyali: ANSI sürümünde double-shot PBT, ISO sürümünde ABS shine-through
• Pil kapasitesi: 2000mAh
• Çalışma süresi: 86 saate kadar (En düşük parlaklık)
• Bağlantı: Bluetooth ve USB Type-C
• Bluetooth sürümü: 5.1
• İşletim sistemi uyumluluğu: macOS, Windows, Linux, iOS ve Android ile tam uyumlu

Hot-swappable olan Keychron K1 Pro’da lehimleme yapmadan istediğiniz mekanik anahtarı klavye çalışırken birkaç saniye içinde değiştirebilirsiniz.

Tasarım

Keychron K1 Pro yakışıklı bir klavye. Üstünde görünebilir herhangi bir marka logosu bulunmuyor, temiz hatlara sahip ve üzerinde gelen tuş başlıkları güzel bir renk uyumuna sahip.

ISO sürümünde ABS, ANSI sürümünde PBT olarak gelen tuş başlıkları klavyeye güzel bir görünüm kazandırmış. En ince noktasında 17mm, en kalın noktasında ise 22mm kalınlığa sahip olan klavye gördüğüm en ince klavyelerden biri, bunda düşük profilli Gateron anahtarların da payı yüksek.

Üç kenarı boş olan klavyenin üst kenarında, tam ortada klavyeyi kablolu olarak kullanabileceğiniz ya da bataryayı şarj edebileceğiniz bir USB Type-C girişi ve yanında da şarj durumunu gösteren ufak bir led bulunuyor.

Yine üst kenarın sol üst kısmında çalışma modu ve VIA üzerinden ayarlayabileceğiniz katmanlar arasında (işletim sistemi seçimi) turuncu renkte tuşlar bulunuyor.

Klavyenin altında eğim bulunan eğim bacakları 2 seviyeli dolayısıyla konforunuz için sırasıyla 3.37º, 4.2º ve 6.7º olmak üzere üç farklı derece seçimi yapabiliyorsunuz.

Malzeme Kalitesi

Alüminyum gövdeye sahip olan Keychron K1 Pro’nun alt yüzeyiyse ABS plastik malzemeden yapılmış durumda. Klavyenin sağlam bir hissiyat verdiğini söyleyebilirim.

Satın almış olduğum ISO versiyonunda gelen ABS tuş başlıklarının hissiyatının iyi olduğunu söyleyebilirim fakat klavyenin ses ve dayanıklılık açısından PBT tuş başlığına sahip olmasını isterdim.

Eğer ANSI versiyonu tercih ederseniz, klavyenin üstünde double-shot PBT tuş başlıkları geliyor. Bu tuş başlıklarının da olumsuz yanı shine-through yani içinden ışığı yansıtmamaları, geceleri daha rahat bir görüş için shine-through olması daha iyi olabilirdi.

Yazılım

Keychron K1 Pro modelinde bulunan QMK/VIA desteği sayesinde Keychron’un sitesinden indirebileceğiniz bir JSON dosyasını kullanarak kablo ile bağladığınız klavyeyi VIA uygulaması üzerinden sınırsız kombinasyon ile tüm tuşlara farklı işlevler atayabiliyoruz.

Yazılımda 0’dan 3’e kadar 4 farklı katman bulunuyor, bu katmanlar sırasıyla; Mac, Mac FN, Windows, Windows FN olarak ayrılmış durumda. Yani çift sayılı katmanlar klavyenin normal kullanım sırasındaki halini, tek sayılı katmanlar ise FN kombinasyonu ile kullanılabilen işlevleri bulunduruyor.

Bonus: Satın Alma Serüvenim

Nereden alınır?

Ülkemizde sadece bir firma tarafından getirilen Keychron ürünleri çeşitli pazaryerlerinden satın alınabilir durumda fakat Türkiye’deki satıcıdan almak isterseniz hem model hem konfigürasyon seçeneğiniz çok sınırlı.

Yurtdışından almak istediğiniz zaman da aklınıza gelen ilk yer olan Keychron’un resmi internet sitesi Türkiye’ye maalesef gönderim yapmıyor. Sizin gibi ben de nereden satın alabileceğimi araştırırken ekşi sözlük’de rastladığım bir entry sayesinde Türkiye’ye gönderim yapan yine resmi bir AliExpress mağazası olduğunu ve Keychron Germany sitesinin de ülkemize gönderim yaptığını öğrendim.

Satıcıyla doğrudan iletişim olması açısından tercihimi Keychron Germany tarafında kullandım. Ben satın aldığım sırada (19 Ağustos) klavyenin sitedeki satış fiyatı €108‘ydu. Ödeme aşamasına geldiğimde €17.43‘luk bir kargo ücreti olduğunu da öğrendim. Sipariş aşamasında toplamda €125.43 ödeyerek siparişimi oluşturdum.

Ek bilgi; sitenin adı her ne kadar Keychron Germany olsa da kargolar Almanya’dan değil Hong Kong’dan gönderiliyor.

Kargolama

19 Ağustos tarihinde vermiş olduğum sipariş, 22 Ağustos tarihinde kargolandı. Kargo süreci boyunda satıcı tarafından gönderilen e-postalar ile sık sık bilgilendirildim.

Ürün, Türkiye’ye 02 Eylül tarihinde giriş yaptı ve aynı gün gümrük işlemleri başlamış oldu.

02 Eylül günü gümrüğe giren ürün, 05 Eylül tarihinde gümrükten çıktı ve 07 Eylül sabahı elime ulaştı.

Ürünü PTT üzerinden takip edebilmek için Keychron Germany tarafından verilen takip kodunu kullanarak China Post tarafından atanan takipli kargo koduna ulaşmanız gerekiyor.

Gümrük ve Vergilendirme

Ürün için benden talep edilen vergi; 361,53₺’si gümrük vergisi, 2,2₺’si damga vergisi, 22₺’si gümrüğe sunma ücreti olmak üzere toplam 385,73₺ oldu. Tüm vergiler dahil ödediğim ücret bu sayede 4276,02₺ oldu.

Sürpriz bir ödemeyle karşılaşmamak için ürün gümrükten çıktıktan sonra PTT’nin gönderi sorgulama servisinden toplam ödemeniz gereken vergiyi görebilirsiniz. Vergi ödemesini teslimatı yapan PTT çalışanına elden yapıyorsunuz ve genelde bozuk paraları olmuyor küçük ama önemli bir detay.

En güncel oyun haberleri için Instagram, Twitter ve Google Haberler üzerinden Oyun Dijital’i takip edebilirsiniz. Ayrıca, fikirlerinizi yorumlar kısmından diğer okurlarımızla paylaşabilirsiniz.